ses uyumsuzluğu ne demek?

  1. Bazı sözlerde, söz öbeklerinde, boğumlanma yerleri aynı veya birbirine yakın seslerin tekrarlanması sonucu söyleyişin güçlüğe uğraması, kulağı rahatsız etmesi, kakışma, tenafür, kakofoni.
  2. Bazı kelime ve söz öbeklerinde, boğumlanma noktaları aynı veya birbirine yakın seslerin tekrarından doğan uyumsuzluk. Dil bu uyumsuzluğun kulakta bıraktığı rahatsızlığı ve dilde yarattığı zevksizliği giderici bazı ses düzenlemeleri yapar: ufak + cık > ufacık, küçük + cük > küçüçük, yan-ıl-ış > yanlış, başla-l-mak > başlanmak, karşı + lık +lı + lık > karşılıklık, hanım nine > haminne vb.
  3. (en)Cacophony.
  4. (en)Dissonance.
  5. (fr)Cacophonie

ses

  1. Kulağın duyabildiği titreşim, seda, ün
  2. Ciğerlerden gelen havanın ses yolunda yaptığı titreşim
  3. Duygu ve düşünce
  4. Herhangi bir davranış, tutum karşısında uyanan ruhsal tepki.
  5. Aralarında uyum bulunan titreşimler.
  6. (Derleme.. fonem,ses unsuru,seslik, ün) Kulağın duyabildiği titreşim.
  7. İşitme duyusunu, uyaran dalga; bu tür dalgaların beynin işitme özeğini etkilemesi.
  8. Titreşimli bir kaynaktan çıkan, belirli bir ortamda uzunlamasına dalgalar biçiminde yayılan basıncın etkisiyle kulağın algıladığı duyu.
  9. (en)Sound, phonem.
  10. (en)Speech.

ses resim taşıyıcı aralığı

  1. Belli bir olukta, ses taşıyıcı dalga ile resim taşıyıcı dalganın yinelenimleri arasındaki başkalık.
  2. (en)Sound carrier relative to vision carrier.
  3. (al)Frequenzabstand zwischen Bild- und Tonträgerfrequenz
  4. (fr)Écart entre porteuse son et porteuse vision

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sesses resim taşıyıcı aralığıses 1394ses absorpsiyon katsayısıses açısındanses ahengises aksettiren cihazses aktarmasıses alses alametlerisese constituer prisonnierse defendendose desimalse perdreuyumsuzlukuyumsuzluk sorunuuyumsuzluk yüzeyiuyumsuzuyumsuz anahtarlaruyumsuz bölümuyumsuz çocukuyumsuz çocuklar
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın