sendelemek ne demek?

  1. Dengesi bozularak düşecek gibi olmak, adımlarını şaşırmak

    İkimiz de birbirine sarılmış sarhoşlar gibi bir sağa bir sola sendeliyorduk.

    Halikarnas Balıkçısı
  2. Herhangi bir olay karşısında ne yapacağını şaşıracak kadar sarsılmak.
  3. (Ort. O.): Kavuklu'nun düşer gibi yapıp düşmemesi. Bu, zor bir gösteridir, bunu ancak çok usta oyuncular yapabilir.
  4. (en)Stagger.
  5. (en)Totter.
  6. (en)Stumble.
  7. (en)Blunder.
  8. (en)Careen.
  9. (en)Dodder.
  10. (en)Falter.
  11. (en)Halt.
  12. (en)Lurch.
  13. (en)Pitch.
  14. (en)Reel.
  15. (en)Swing.
  16. (en)Teeter.
  17. (en)Topple.
  18. (en)Waver.
  19. (en)Wobble.
  20. (en)Trip.
  21. (en)Wabble.
  22. (en)To totter.
  23. (en)To stagger.
  24. (en)To lurch.
  25. (en)To reel.
  26. (en)To be shocked.

sendeleme

  1. Sendelemek durumu.
  2. Bir niceliğin ortalama değer yöresinde düzensiz değişimlere uğraması.
  3. Bir niceliğin ortalama değer yöresinde düzensiz değişimlere uğraması.
  4. (en)Fluctuation.
  5. (en)Staggering.
  6. (en)Tottering.
  7. (en)Stagger.
  8. (al)Schwankung
  9. (fr)Fluctuation

sendelememek

  1. (en)(neg. form of sendelemek) stagger, totter, stumble, blunder, careen, dodder, falter, halt, lurch, pitch, reel, swing, teeter, topple, waver, wobble.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sendelemesendelememeksendelesendelenimsendeleyensendel
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın