sela vermek ne demek?
- Minarelerde, salat okuyarak cuma namazını haber vermek
Safa, küçük, çarpuk çurpuk vücudu, koca kafası, minarede sela verir gibi etrafa çınlayan sesiyle konağın imamı Şadan Molla'yı hatırlatıyordu.
Halide Edip Adıvar - Bir kimsenin ölümünü, minareden salat okuyarak duyurmak
 - Bkz. sela okumak
 
sela
- Müslümanları bayram veya cuma namazına çağırmak, bazı yerlerde cenaze için kılınacak namazı haber vermek amacıyla minarelerde okunan dua
 - Bk. Latin Amerika Ekonomik Sistemi
 - Hıyarcık hastalığı. (Osmanlıca'da yazılışı: sel'a)
 - (C.: Esla) Çocuğun ana karnında iken içinde bulunduğu ince deri.
 - Pişirmek.
 
selachian
- Kedibalığı ve köpekbalıklarını içeren omurgalı balık familyası türü
 
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
 - Bırakmak veya bağışlamak
 - Ondan bilmek, atfetmek
 - Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
 - Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
 - Herhangi bir duruma yol açmak
 - Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
 - Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
 - Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
 
Bring.
