scrunched ne demek?
- Buruşuk
- Buruşturulmuş
- Öğütülmüş
- Ezilmiş
- Kıtır kıtır olmuş
buruşuk
- Gerginliği, düzgünlüğü kalmamış, buruşmuş olan.
- Buruşmaya uğramış olan.
Wizened.
Crinkly.
Wrinkled.
Crumpled.
Puckered.
Ruffled.
Crease.
Crinkle.
scrunch
- Ezmek, hışırdatmak
- Çatırtı ile ezmek, çatırdatmak
- Ezme, eziş.
- Çıtırdamak, çatırdamak
scrunch up
- Buruşmak
- Çömelmek
- Kırışmak