savaktan akan su ne demek?

  1. (en)Sluice

sluice

  1. Savak
  2. Savaktan akan su
  3. Bir yerden bir yere ağaç kütüğü nakletmek veya altın madenini yıkayıp ayırmak için yapılan kanal
  4. Savak vasıtasıyla sulamak
  5. Bol su ile ıslatmak
  6. Savak yoluyle sevketmek sluice gate savak kapağı
  7. Yıkamak, bol suyla yıkamak, çok su dökmek, akmak, bentlere kapak takmak

savaktahtası

  1. Bk. savak -2

savak

  1. Suyu başka yöne akıtmak için yapılan düzenek.
  2. Değirmen arkındaki fazla suyun akması için açılan ikinci su yolu.
  3. Bir barajın fazla suyunu akıtmak için yapılan düzen.
  4. Aptal, salak.
  5. Geçimsiz, aksi, ters (kimse),
  6. Aptal, şaşkın.
  7. Silah kabı.
  8. Arklardaki küçük bentler.
  9. Havuzlardan suyun boşaltılmasında önde tel elek, ortada suyun altından geçtiği birinci kapak, arkada havuz su seviyesini ayarlayan ikinci kapaktan oluşan sistem.
  10. (en)Sluice.

akan

  1. Bir yerden bir yere doğru akan, giden.
  2. Akıp gitmekte olan.
  3. Hareket eden, akan.
  4. Çeşme, pınar.
  5. Deve ayağını bağladıkları ip.
  6. (en)Flowing, running, runny, effusive.

su

  1. Yaşam kaynağı.
  2. Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu
  3. Meyve, sebze vb.nin sıkılmasıyla elde edilen sıvı.
  4. Bazı kokulu yaprak veya çiçekler imbikten çekilerek elde edilen kokulu sıvı.
  5. Yemeğin sulu bölümü
  6. Hidrojenle oksijenden oluşan, oda sıcaklığında sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab.
  7. Demir araçları ateşte kızdırdıktan sonra, suya daldırılarak sağlanılan sertlik.
  8. Sutaşı.
  9. Bkz. çay.
  10. H2O; yer yüzeyinin en büyük bölümünü oluşturan, kimyaca çok kalımlı, renksiz, kokusuz, tatsız sıvı.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

savaktahtasısavakSavak ajanlarısavak havuzu alt kapağısavak weirsavaklamasavasavabsavabdidesavabendişsavableakanakan metinakan miktarakan su yosun tutmazakan sular durmakakan yıldızakanakakanayakancanakanerakaakaalaakabakabane diseaseAkabane hastalığı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın