sıkma ne demek?

  1. Bir tür pantolon veya şalvar.
  2. Bayat ekmeğin su ile ıslatılıp sıkılmasıyla elde edilen malzemeyi un, tuz ve suyla yoğurup hamur durumuna getirdikten sonra arasına kavrulmuş soğan, peynir konularak pişirilen bir yemek.
  3. Sıkılmaya, suyu alınmaya elverişli (portakal).
  4. Dar bir tür kadın yeleği.
  5. Sıkmak işi.
  6. Basınç yardımıyla bir araya sıkıştırma veya biçimlendirip kalıplaştırma, yağı veya öz suyu basınç altında özüte etme işlemi.
  7. (en)Squeeze.
  8. (en)Pressing.
  9. (en)Tightening.
  10. (en)Squeezing.
  11. (en)Which is good for making juice.
  12. (en)Gripping.
  13. (en)Compression.
  14. (en)Grip.
  15. (en)Extrusion.
  16. (en)Shrunk.
  17. (en)Clamping.
  18. (en)Compressive.
  19. (en)Shrunken.
  20. (en)Clamp coupling.
  21. (en)Clasp.
  22. (en)Clench.
  23. (en)Crush.
  24. (en)Wring.
  25. (en)Constriction.
  26. (en)Pressure.

sıkma baş

  1. Kadınların ince bir kumaşla saçlarını sararak yaptıkları bir saç bağlama biçimi.
  2. Bu biçimde taranan saçın bir örtüyle tamamen kapatılmış hâli.
  3. Bu biçimde giyinen kimse.

sıkma bileziği

  1. (en)Collar.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sıkma başsıkma bileziğisıkma boyuttutarısıkma canınısıkma efektisıkma eksıkma gerinimisıkma kolusıkma makinesisıkma peynirsıksık ağaçlısık ağaçlıksık bağ dokususık çimen parçası
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın