sürur ne demek?

1. Sevinç

   Dilde gam var şimdilik lütfeyle gelme ey sürur / Olamaz bir hanede mihman mihman üstüne.

   Rasih

2. Neşeli olmak
3. [sürmek] drive, drive out, last, continue, hang over, expatriate, run, apply, wipe on, lay on, rub, roll, spread, banish, bedaub, cast out, daub, endure, exile, expel, herd, lead, ostracize, outlaw, persist, pitchfork, relegate, slip in, smear, steer.

sevinç

1. İstenen veya hoşa giden bir şeyin olmasıyla duyulan coşku
2. Hoşnut edici yaşantıların ortaya çıkardığı ve türlü dış belirtileri olan doyurucu bir coşku.
3. bir halden hoşnut olmanın doğurduğu heyecan
4. İstenilen şeye ulaşmaktan doğan büyük coşku, hoşnutluk duygusu.
5. Delight.
6. Pleasure.
7. Rejoicing.
8. Elation.
9. Exultation.
10. Gaiety.

süruri

1. Sevinçle, neşeyle ilgili.
2. VIII. yy.'ın ünlü Osmanlı şairi.
3. Sevinçli, neşeli.

süruriye

1. Sevinçli, neşeli.
2. Sevinçle ilgili.

Türetilmiş Kelimeler (bis)