quiver ne demek?
- Kıpırdamak
- Titremek, titreşmek
- Titreme
- Ok kılıfı
- Okluk
- Bir kılıf içindeki oklar
- Sadak
kıpırdamak
- Kımıldamak, sürekli ve hafifçe oynamak, kıpırdanmak
- Move.
- Shove.
- Wiggle.
- Budge.
- Stir.
- To stir.
- To move slightly.
quivered
- Kılıf içinde
- Kılıflı
quiverful
- Sürüyle, yığınla
- Kubur dolusu
- Bir sürü