pull o.s. together ne demek?

  1. Kendini toparlamak/toplamak, toparlanmak.

kendini

  1. (en)Oneself.
  2. (en)Himself.
  3. (en)Herself.
  4. (en)Itself.
  5. (en)Pass off.
  6. (en)Thyself.
  7. (en)Yourself.

pull

  1. Çekmek, asılmak, yolmak, içmek, nefes çekmek, kürek çekmek, çevirmek (iş), gelmek, girmek, kenara çekmek (araba), kenara parketmek, kalkmak (araba), hareket etmek
  2. Çekmek
  3. Koparmak
  4. Sürüklemek
  5. Leh
  6. Çekiş, çekme
  7. Tutamaç
  8. Dayanıklık
  9. Kürek çekme
  10. (argo) iltimas, kayırma, piston, arka

pull (something) off

  1. (herhangi bir güçlüğe karşın birşeyi) başarmak, söküp almak, üstesinden gelmek.

together

  1. Hep bir yerde, bir arada
  2. Beraber, birlikte
  3. Aralıksız, fasılasız
  4. (argo) sakin, kendine hâkim, kendine güvenen get

Türetilmiş Kelimeler (bis)

pullpull (something) offpull a boatpull a bonerpull a facepull a fast onepull a gun onpull a jobpull a long facepull a musclepulpul aktarımıpul baskısıpul biberpul bilimi
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın