pompousness ne demek?
- Tantana
 - Cehalet
 
tantana
- Tınlama, tıngırdama
 - Görkem, gösteriş
 - Gürültü patırtı, kuru gürültü.
 - Çok lüks içinde olmak.
 
Fanfare.
Pomp.
Rampage.
Flatulence.
Array.
Pandemonium.
pompous
- Cafcaflı, görkemli, şatafatlı
 - Tantanalı, şişirilmiş (dil)
 - Azametli, gururlu
 - Süslü
 - Saltanatlı, tantanalı, debdebeli
 - Kendini beğenmiş
 
pompous language
- Tumturak
 
