payer ne demek?

  1. Ödeme yapan kimse
  2. Ödeyici
  3. Borçlu

ödeme

  1. Ödemek işi, tediye.
  2. Bir borcun kısmen ya da tamamen, parayla ya da ayni olarak kapatılması.
  3. Borçlunun vermesi gereken şeyi vermesi, tanık ya da bilirkişinin andiçmesi.
  4. (en)Disbursement.
  5. (en)Settlement.
  6. (en)Redemption.
  7. (en)Clearance.
  8. (en)Conciliation.
  9. (en)Discharge.
  10. (en)Inpayment.

paye

  1. Rütbe.
  2. Foşur foşur ses çıkarmak.
  3. Derece.
  4. Aşama.
  5. Basamak; merdiven basamağı.
  6. İkizlerin bir yıldızı, Cevza burcu.
  7. Bir kadın adı.
  8. (en)The British system of withholding tax.
  9. (en)Pay-As-You-Earn method of income tax collection.
  10. (en)Pay-As-You-Earn.

paye vermek

  1. Değer, önem vermek.
  2. (en)Dignify.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

payepaye vermekpayeblepayedarpayedarıpaypay bırakmakpay a bribe topay a complimentpay a premium for
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın