outbalancing ne demek?
- Bastırma
bastırma
- Bastırmak işi.
- Kaba toprağı tıkızlaştırma. (Bahçecilik)
- Elle dokuları bastırarak yapılan masaj.
- Karşı güreşçiyi alta düşürüp, bağımlı duruma getirme.
- Rüzgarın aniden hızlanması.
- İtilme. (Psikanaliz)
Appeasement.
Compression.
Depression.
Repression.
outbalance
- Daha üstün gelmek
- Ağır çekmek
- Yükte daha ağır çekmek
- Daha ağır gelmek
outback
- Şehirden çok uzak yer
- Taşra