ortaya koymak ne demek?

  1. Herkesin görebileceği yere koymak.
  2. Yaratmak, yapmak
  3. Açıklamak

    En sonra da görüşlerini edebiyata kaçmayan bir açık yüreklilikle ortaya koydu.

    H. Taner
  4. (en)Produce, put forth, set forth, present, prove, execute, exhibit, introduce, propound.

ortaya konan para

  1. (en)Pot, pool, stake, kitty.

ortaya konulan

  1. (en)Confessed.

koymak

  1. Bir şeyi bir yere bırakmak, belli bir yere yerleştirmek
  2. Bir kimseyi işe yerleştirmek, birine iş sağlamak.
  3. Bırakmak.
  4. Katmak, eklemek
  5. İmza, tarih, adres yazmak.
  6. Uyulması gereken kuralları belirlemek, ortaya çıkarmak
  7. Etkilemek, dokunmak.
  8. Bir şey veya kimse için kullanmayı belirlemek, ayırmak
  9. Adamdan saymak, varlığını kabul etmek
  10. (en)Place.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ortaya konan paraortaya konulanortaya konuşmakortaya kaydırmaortaya aitortaya almakortaya atılmakortaya atmakortaya çekici kuvvetortaya çıkabilirortaya çıkarılabilirortaya çıkarılamazortaya çıkarılmamışortaya çıkarmaortayortaorta açılı ışınorta açınıkorta afrikaorta afrika cumhuriyetikoymakkoymakoyma akılkoyma akıl, akıl olmazkoymaralkoykoy avucuma, koyayım avucunakoy bölgesikoy çıbanıkoy çıbanı kamçılısı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın