okuma sayfası düzenle ne demek?
Edit read page
edit
- Telif etmek
- Kısaltmak
- Baskıya sokmak
- Yönetmek, yazımlamak (data)
- Yerli yerine koymak
- Başkasının yazdığı bir yazıyı basılmak üzere hazırlamak
- Düzeltmek, düzenlemek
- Bir gazetede mesül müdür olmak.
- Yayına hazırlamak
okuma
- Okumak işi, kıraat
- Film, mıknatıslı kuşak, mıknatıslı film gibi çeşitli gereç üzerine saptanmış optik ya da mıknatıslı sesin dinlenmesi amacıyla, bunlarınokuma kafasından geçirilmesi. TV
- Mıknatıslı görüntü kuşağının, görüntü ve ses imlerini okuyan kafadan geçirilmesi.
Reading.
Read.
Study.
Schooling.
Perusal.
Reproduction.
Wiedergabe
okuma anıklığı
- Okuma becerisini kazanmak ve geliştirmek için gerekli olan, zekâ ile ilişkisi bulunduğuna inanılan içsel öğrenme yeteneği.
Reading aptitude.
sayfa
- Üzerine yazı yazılan veya basılan bir kâğıt yaprağın iki yüzünden her biri, sahife.
- Gazete, dergi vb. yayınlarda özel bir alan için ayrılmış bölüm.
- Konu.
Paginal.
Page.
Leaf.
Foil.
düzenle
[düzenlemek] arrange, line up, collocate, compose, construct, coordinate, dispose, do, do out, draw, draw up, engineer, execute, forge, form, frame, get up, give, grade, lay out, methodize, mount, order, organize, promote, put up, regularize, regulate, scheme.