monosit ne demek?

  1. (Yun. monos: tek; kytos: boşluk) Oval ya da at nalı şeklinde bir çekirdeği olan, farklılaşarak makrofajları oluşturan ve dokular arasına geçen, fagositoz yapan büyük kan hücresi.
  2. Kanda bulunan, kemik iliği kökenli, oval veya böbrek benzeri görünümde tek çekirdekli, sitoplazmasında azurofilik granüller içeren, fagositoz yapabilen en büyük beyaz kan hücreleri. Dokulara göç ederek kuvvetli fagositik aktiviteye sahip olan ve kronik enfeksiyon hastalıklarında sayıları artan makrofajlara dönüşür ve kanda yaklaşık 24 saat süreyle kalırlar.
  3. Oval veya at nalı biçiminde bir çekirdeği olan, farklılaşarak makrofajları oluşturan ve dokular arasına geçen, fagositoz yapan büyük kan hücresi.
  4. (en)Monocyte.
  5. (al)Monozyte
  6. (fr)Monocyte

monosit yapımı

  1. Kemik iliğinde hemositoblastuslardan olgun monosit oluşumu, monopoyezis. Monosit olma yönünde uyarılan köken hücreler sırasıyla monoblastus ve promonosit evrelerini geçirerek olgun monosit oluşur.
  2. (en)Monocytopoiesis.

monositer

  1. Monositik.
  2. (en)Monocytic.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

monosit yapımımonositermonositer lökozismonositikmonositik lökositozismonositik lösemimonositodermimonositoidmonositopenimonositopoiezmonosidemonosiklik balıkmonosinaptikmonosistronik mRNAmonosaccharidemonosakaridmonosakkaritmonoscopemonosefal
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın