meşakkatsiz ne demek?
- Güç olmayan, sıkıntısız.
güç
- Ağır ve yorucu emekle yapılan, müşkül.
- Yapılması zor, çetin, kolay karşıtı
- Zorlukla
- Fizik, düşünce ve ahlak yönünden bir etki yapabilme veya bir etkiye direnebilme yeteneği, kuvvet.
- Bir olaya yol açan her türlü hareket, kuvvet, takat.
- Sınırsız, mutlak nitelik.
- Büyük etkinliği ve önemi olan nitelik.
- Bir cihazın, bir mekanizmanın iş yapabilme niteliği.
- Siyasi, ekonomik, askerî vb. bakımlardan etki ve önemi büyük olan devlet.
- Bir ulus, bir ordu vb.nin ekonomik, endüstriyel ve askerî potansiyeli.
meşakkat
- Güçlük, sıkıntı, zorluk, zahmet.
- Zahmet. Sıkıntı. Güçlük. Zorluk. (Bak: Himmet)
Trouble.
Difficulty.
Gruelling.
Grueling.
Hardship.
meşakkat çekmek
- Sıkıntı içinde olmak, sıkıntılara katlanmak.
To suffer hardship.