mat ses ne demek?

  1. Mutlak matite.
  2. (en)Dull sound.

mutlak

  1. Salt
  2. Kendi başına var olan, hiçbir şeye bağlı olmayan, bağımsız, saltık.
  3. Kesin olarak, kesinlikle, mutlaka.
  4. Bk. saltık
  5. Saltık, salt. ~ butlân: çürüklük (Nichtigkeit, nullité) (karş. nisbî butlân).
  6. Sade, saf, tam, karışımsız olan, absolüt.
  7. Salıverilmiş. Itlak olunmuş. Serbest.
  8. (en)Peremptory.
  9. (en)Positive.
  10. (en)Sure.

mat 1

  1. Hasır. paspas. altlık. keçeleşmiş saç, kıllar, liflerb. (saç, kıl, lifb.´nde) düğüm. (--ted, --ting) hasır ile örtmek. keçeleştirmek; keçeleşmek. düğümlenmek, birbirine dolaşmak."

mat 2

  1. Paspartu, resim ve çerçeve arasındaki karton kenar. (--ted, --ting) (resmin etrafına) paspartu geçirmek. mat, donuk.

ses

  1. Kulağın duyabildiği titreşim, seda, ün
  2. Ciğerlerden gelen havanın ses yolunda yaptığı titreşim
  3. Duygu ve düşünce
  4. Herhangi bir davranış, tutum karşısında uyanan ruhsal tepki.
  5. Aralarında uyum bulunan titreşimler.
  6. (Derleme.. fonem,ses unsuru,seslik, ün) Kulağın duyabildiği titreşim.
  7. İşitme duyusunu, uyaran dalga; bu tür dalgaların beynin işitme özeğini etkilemesi.
  8. Titreşimli bir kaynaktan çıkan, belirli bir ortamda uzunlamasına dalgalar biçiminde yayılan basıncın etkisiyle kulağın algıladığı duyu.
  9. (en)Sound, phonem.
  10. (en)Speech.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

mat 1mat 2mat cilamat efektmat etmekmatmat makermat mavimat olmakmat yeşilmaMa cherema dun üş şuurma fevkat tabiiyema i carisesses resim taşıyıcı aralığıses 1394ses absorpsiyon katsayısıses açısındanses ahengises aksettiren cihazses aktarmasıses alses alametlerisese constituer prisonnierse defendendose desimalse perdre
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın