manyetik kabarcık bellek ne demek?
Magnetic bubble memory
magnetic
- Mıknatısla çekilen
- Manyetik, mıknatıslı, çekici
- Mıknatısi, mıknatıs özelliği olan
- Çok cazip, çekici (kimse)
- Manyetizmaya ait
manyetik
- Mıknatısla ilgili, kendinde mıknatıs özellikleri bulunan.
- Yüzeyine manyetik kayıt yoluyla bilginin depolanabildiği bir mıknatıslanabilir kaplaması olan plak şekilli tabaka.
- Alniko, seramik gibi mıknatısların çevresine iletken bir telin sarılması yoluyla elde edilen ve gitar tellerinin titreşimini ses sinyaline dönüştüren aygıt.
- Bk. mıknatıssal
- (Bak: Magnetik)
Magnetic.
Pickup.
manyetik adese
- Bk. mıknatıssal mercek
kabarcık
- İçi su, hava dolu ufak kabartı veya kürecik
- Vücutta oluşan sivilce gibi küçük şişkinlik.
- Metal biliminde sıvı veya katıların içinde oluşan gaz hacmi.
- Kabartı
- Bk. köpük
- Katı ve sıvı yığın evrelerde çeşitli etkilerle oluşan yerel gaz kümeleri.
Papule.
Bubble.
Blister.
Pustule.
bellek
- Yaşananları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini bilinçli olarak zihinde saklama gücü, dağarcık, akıl, hafıza, zihin
- Bir bilgisayarda, programı değişmeyen verileri, yapılacak iş için gerekli olan ara sonuçları toplayan bölüm.
- Bilgi-işlerde bilginin korunduğu ve gerektiğinde erişilebildiği sığaç.
- Zihnin belleme ve anımsama yeteneği, gücü.
- Bellenerek öğrenilen şey.
- İşaret, iz.
Memory.
Core memory.
Mind.
Recollection.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
manyetikmanyetik adesemanyetik akımanyetik akı yoğunluğumanyetik akımmanyetik akortlamamanyetik alanmanyetik alan öıçü birimimanyetik alan ölçermanyetik alan şiddetimanyetmanyet reaksiyonumanyelmanymany a mickle makes a mucklemany a timemany body effectmany coloredkabarcıkkabarcık alanıkabarcık bacaklı kış at kenesikabarcık bellekkabarcık boyutukabarcık böceğikabarcık değerlerikabarcık gibikabarcık grafikkabarcık hasatalığıkabarkabar kabarkabarakabaracıkabaralı