low tide ne demek?
- Deniz alçalması
deniz
- Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu su kütlesi.
- Bu su kütlesinin belirli bir parçası.
- Sınırsız genişlik, çokluk, yoğunluk.
- Aydaki düzlükler.
- Geniş alan.
- Yer kabuğunun çukur kesimlerini dolduran, bağlı olduğu anadenize göre daha az derin, karasal sahanlıkları daha yaygın ve karaların etkisine çokça açık tuzlu su alanları.
- Büyük su kütlesindeki dalgalanma.
- Büyük su kütlesi.
- Çok, bol.
- Derya.
low temperature bath
- Düşük sıcaklık banyosu
low temperature fluorescent lamp
- Soğuğa dayanıklı flüorışıl lamba
tide
- Akıntı ile yüzmek
- Gelgit
- Met ve cezir, meddücezir
- Akıntı
- Zaman, vakit
- Mevsim, saat
- Akış, cereyan, istikamet, temayül
- Gelgit gibi yükselip alçalmak
- Akıntı ile gitmek
- Gelgit yardımı ile limana girmek veya çıkmak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
low temperature bathlow temperature fluorescent lamplow tensionlow tension batterylow thinninglow alloylow alloy steellow altitudelow altitude bombinglow altitude flightlowlow and dark placelow arealow bornlow born oflolo and beholdlo endloaLoa loatidetide gagetide gaugetide it overtide leveltide marktide overtide riptide s.o. overtidelandtidtidaltidal basintidal boretidal current