little thing ne demek?
- Küçük şey
küçük
- Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, büyük karşıtı
- Yaşı daha az olan
- Niceliği az olan
- Niteliği aşağı olan, bayağı.
- Geri aşamada.
- Değersiz, önemsiz
- Büyümesini, gelişmesini henüz tamamlamış olan
- Kısık, parlak olmayan(ses)
- Small.
- Little.
little theatre
- Küçük tiyatro
little toe
- Küçük parmak
- Serçe parmak
thing
- Şey
- Nesne
- Eşya, konu, yaratık, kimse
- Mevcudiyet
- Cansız şey veya madde
- Mahluk
Türetilmiş Kelimeler (bis)
little theatrelittle toelittle tunalittle bagpipelittle bearlittle bitlittle bitternlittle black antlittlelittle blue heronlittle brotherlittle brown batlittle buntinglittlitte spectrumlitten işaretilitterlitter bagthingthing in itselfthing nesnethingamabobthingamajigthingsthings are not always what they seemthings arent always what they seemthings didnt look goodthings entrusted for safekeepingthinthin airthin and smooth leafthin and weakthin bed