lead one to suppose ne demek?

  1. -olduğŸunu düşŸünmesine neden olmak, yanlışŸ inancı olmasına yol açmak, birinin yanlışŸlıkla – olduğŸunu düşŸmesine sebep olmak

lead

  1. Başında olmak, öncülük etmek, önde gitmek, önderlik etmek
  2. Sürdürmek, sürmek
  3. Akımtaşır
  4. Yol göstermek, rehberlik etmek
  5. Yönetmek, yönlendirmek, etkilemek, başı olmak, , açmak (kartlarını), götürmek
  6. Başlatmak
  7. Rehberlik, kılavuzluk, önde bulunma
  8. Kalem kurşunu, grafit
  9. Saçma
  10. Satırlar arasını açmak için kullanılan ince kurşun cetvel, anterlin

lead a cat and dog life

  1. Kedi köpek gibi zıt olmak, geçinememek
  2. Kedi-köpek gibi zıt olmak, geçinememek

one

  1. Bir tane, biri, birisi, kimse, tek
  2. Bir
  3. Tek
  4. Aynı
  5. Bir tane
  6. Biri, birisi
  7. Adam, kimse, kişi
  8. Bir rakamı

to

  1. -e
  2. -e doğru, yönüne doğru, tarafına
  3. Ile
  4. -e kadar, -e değin, derecesine kadar
  5. -e dair
  6. -e nazaran, -e nispetle
  7. -e göre
  8. Hakkında, için
  9. Mak, mek (mastar edatı).
  10. -e dogru

Türetilmiş Kelimeler (bis)

leadlead a cat and dog lifelead a dogs lifelead a double lifelead a hand to mouth existencelead a happy lifelead a lifelead a life of pleasurelead a miserable existencelead a person up the garden pathlealeachleach toleachableleacheroneone a pieceone a.m.one act playone addressone address instructionone adult and two children pleaseone adult and two children, pleaseone after anotherone after the otheronon a charge of murderon a daily basison a full stomachon a given
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın