laşe ne demek?
- Kokmuş et parçası.
- Cife.
- Leş.
kokmuş
- Çürüyüp bozularak kötü kokan, kokuşuk
- Yerinden kımıldamaya üşenen, tembel, miskin.
- Çok bilinen, değersiz, önemsiz
Smelly.
Stinking.
Putrid smelling.
Fetid.
Fusty.
Putrid.
Rancid.
laşehar
- Leş yiyen. (Osmanlıca'da yazılışı: lâşehâr)
laşek
- Şek ve şüphe yok. Şüphesiz. Elbette. (Osmanlıca'da yazılışı: lâşek)