lüzumsuz ne demek?

  1. Gereksiz

    Evin bir ucunda bir fırın, öbür ucunda bir külhan vardı ki tıpkı bu merdiven gibi lüzumsuzdu.

    Y. K. Karaosmanoğlu
  2. (en)Inutile.
  3. (en)Needless.
  4. (en)Redundant.
  5. (en)Superfluous.
  6. (en)Unnecessary.
  7. (en)Uncalled-for.
  8. (en)Superfluous gereksiz.
  9. (en)Unneeded.

gereksiz

  1. Gereği olmayan, yararsız, lüzumsuz.
  2. Gereği olmayan, yararsız, lüzumsuz bir biçimde
  3. (en)Unnecessary.
  4. (en)Unneeded.
  5. (en)Inessential.
  6. (en)Digressive.
  7. (en)Excrescent.
  8. (en)Gratuitous.
  9. (en)Idle.
  10. (en)Indecent.

lüzumsuz adam

  1. Bir iş için gereken nitelikleri taşımadığı hâlde orada görevli olarak bulunan veya avare, boş ve ilgisiz kimse.

lüzumsuz eşya

  1. (en)Lumber.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

lüzumsuz adamlüzumsuz eşyalüzumsuz eşya ile doldurmaklüzumsuz şeylüzumsuz yerelüzumsuz yere tekrarlayanlüzumsuzcalüzumsuzlaşmaklüzumsuzluklüzumlüzum ihtiyaçlüzumlulüzumlu lüzumsuzlüzumlu vasıfda hatalüzublüzucetlüzucılüzucilüzuciyyet
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın