kesik kesik gülmek ne demek?
Cackle
cackle
- Gıdaklamak
- Kesik kesik gülmek
- Gürültülü bir şekilde konuşmak
- Gıdaklama
- Gevezelik
kesik kesik parlamak
Glisten.
kesik
- Kesilmiş olan
- Kesilerek bozulmuş olan.
- Kısa.
- Çiğ sütten yapılan yağsız peynir, çökelek, ekşimik.
- Gazete, dergi vb.nden kesilmiş yazı, kupür
- Kesilmiş olan yer.
- Tarla, bağ ve bahçe çevresine açılan hendek.
- Takım kadrosuna alınmamış (oyuncu).
- Üst perdelere daha rahat ulaşılabilmesi için gövde ile sapın birleştiği kısmın altına açılan oyuk.
- Gazete ya da dergilerden kesilmiş yazı.
kesik
- Kesilmiş olan
- Kesilerek bozulmuş olan.
- Kısa.
- Çiğ sütten yapılan yağsız peynir, çökelek, ekşimik.
- Gazete, dergi vb.nden kesilmiş yazı, kupür
- Kesilmiş olan yer.
- Tarla, bağ ve bahçe çevresine açılan hendek.
- Takım kadrosuna alınmamış (oyuncu).
- Üst perdelere daha rahat ulaşılabilmesi için gövde ile sapın birleştiği kısmın altına açılan oyuk.
- Gazete ya da dergilerden kesilmiş yazı.
gülmek
- İnsan, hoşuna veya tuhafına giden olaylar, durumlar karşısında, genellikle sesli bir biçimde duygusunu açığa vurmak
- Mutlu, sevinçli zaman geçirmek, eğlenmek, hoşça vakit geçirmek.
- Biriyle alay etmek
- Dikkati çekecek derecede hoş ve sıcak görünmek
Sneer.
Laugh.
Laugh at.
Smile.
Smile on.
Chortle.