keramet ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. Allah (C.C.) indinde makbul bir veli abdin (yani, adi beşeriyyetten bir derece tecerrüd edebilen zatların) lütf-u İlahi ile gösterdiği büyük marifet. Velayet mertebelerinde yükselen bir abdin hilaf-ı adet hali.
  2. Ermiş kimselerin gösterdiklerine inanılan, doğaüstü, şaşkınlık uyandırıcı durum.

    Babamın, mucize ve keramet kıssaları olarak bize anlattığı şeyler bu çeşit gülünç ve çocukça masallardı.

    Y. K. Karaosmanoğlu
  3. Allah'ın bir kimseye cömertliği, lütfü, himayesi ve yardımı olarak ele alınır.
  4. Keramet sayılabilecek nitelikte olan şey.
  5. Ermişçe yapılan iş, hareket ya da söz
  6. Birine karşı ikramda bulunmak.
  7. Olağanüstü durum.
  8. Ağırlama, ikram.
  9. Bağış.
  10. (en)Miracle.
  11. (en)Oracle.
  12. (en)Wonder.
  13. (en)Miraculous deed.
  14. (en)The God-given power of working miracles.
  15. (en)Miracle worked by God through a person.

keramet medar

  1. Hayır yapmayı seven kimse.
  2. Keramet gösteren.
  3. İyi huylu.

keramet sahibi

  1. Keramet gösterebilen (kimse)

Türetilmiş Kelimeler (bis)

keramet medarkeramet sahibikerameti aleviyekerameti ilmiyekerameti kendinden bilmekkerameti kendinden menkulkerameti kevniyekerametlikeramette bulunmakkeramettinkeramekerameddinkeramendkeramkeramat
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın