kaydırmak ne demek?

  1. Kaymasını sağlamak, kaymasına yol açmak

    Kocakarı biraz telaşla yüzünden çarşafı kaydırıp yine örtünerek ...

    H. R. Gürpınar
  2. (en)Scroll.
  3. (en)Dislocate.
  4. (en)Slip.
  5. (en)Slide.
  6. (en)Slip in.
  7. (en)To slide.
  8. (en)To skid.

kaydırma

  1. Kaydırmak işi.
  2. Alıcının herhangi bir araç üzerinde çeşitli yönlere hareket ettirilmesi.
  3. Savunmanın belirli bir anında, oyunun güç noktasını birdenbire değiştirme.
  4. Bir telin tınlaması devam ederken tele ikinci kez vurulmaksızın tele basan parmağı klavyeden kaldırmadan tel boyunca değişik perdeler arasında kaydırma yöntemi.
  5. Alıcının herhangi bir araç üzerinde çeşitli yönlere devindirilmesi; özellikle öne, geriye, yanlara, aşağıya, yukarıya sürekli devinimi.
  6. Savunmanın belirli bir anında, oyunun güç noktasını birden bire değiştirmek.
  7. (en)Travelling.
  8. (en)Tracking.
  9. (en)Dollying.
  10. (en)Sliding sth.

kaydırma arabası

  1. Kaydırmayı sağlamak amacıyla alıcının yerleştirildiği tekerlekli araç.
  2. (en)Trolley, camera car (truck), truck, dolly, velocilator, travelling (ABD: traveling) truck, (ABD) doll buggy (a.), goose (a.).
  3. (al)Kamerawagen, Kamerafahrgestell, Fahrstativ, Fahr barer Kamerastander, "Dolly"(-Fahrwagen)
  4. (fr)Chariot (travelling, porte-camérà), vélodlateur, voiture travelling, caméra-car, "dolly"

Türetilmiş Kelimeler (bis)

kaydırmakaydırma arabasıkaydırma askısıkaydırma çubuğukaydırma ekkaydırkaydırakkaydırıcıkaydırılmakaydırılmakkaydı durdurkaydı hayatkaydı ıptal etkaydı silkaydıhayat
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın