kalkık ne demek?

  1. Düzeyine göre yüksekte olan.
  2. Kabararak yerinden ayrılmış.
  3. Dik durumda, ucu yukarı doğru olan

    Ve eniştemiz yine kaşlarını, omuzlarını yukarıya kalkık ve başını önüne eğik tutmaya koyulurdu.

    A. Ş. Hisar
  4. (en)Raised.
  5. (en)Risen.
  6. (en)Lifted.
  7. (en)Erect.
  8. (en)Upturned.
  9. (en)Peeling.
  10. (en)Upturned bristling.
  11. (en)Standing on end.

kalkık burun

  1. (en)Tip tilted nose, retrousse nose.

kalkık burunlu

  1. (en)Snub nosed.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

kalkık burunkalkık burunlukalkık kenarlı şapkakalkık uçlukalkıklıkkalkkalk borusukalk ve gitkalk zilikalkadiskalkal gelmekkal ocağıkal u kılkala
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın