inkıyat etmek ne demek?

  1. Boyun eğmek.

boyun

  1. Gövdenin başla omuz arasında kalan bölgesi
  2. Testi, şişe, güğüm gibi kaplarda dar olan üst kısım.
  3. Sorumluluk.
  4. Dağ sırtlarında geçmeye elverişli alçak yer.
  5. Üzeri
  6. Almaç ışıtacının koni biçimindeki bölümünden sonra gelen ve tarayıcı demetin oluşmasını sağlayan; artıuç, elektron topu, Wenhelt borusunun yer aldığı ince bir boruyu andıran bölümü.
  7. Bir hayvanın baş ve gövdesini birleştiren bölge.
  8. Baş ve gövdeyi birleştiren kısım.
  9. Birçok sestod da skoleksle strobila arasında halkalanmanın olmadığı kısım.
  10. (en)Peck (of the tube).

inkıyat

  1. Boyun eğme, uyma.

inkıyad

  1. Boyun eğme. Muti olma. Teslim olma. İtaat etme. İmtisal.

etmek

  1. Bir işi yapmak
  2. Bir durumu ortaya çıkarmak.
  3. "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
  4. Bulmak, erişmek
  5. Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
  6. Herhangi bir değerde olmak
  7. Vermek.
  8. Eşit değer kazanmak.
  9. (en)Step.
  10. (en)Say.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

inkıyatinkıyadinkıyadeninkıbazinkıbaz etmekinkıbazıinkıbazlıkinkıdadetmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın