in fault ne demek?
- Suçüstü
suçüstü
- Suçu işlerken, cürmümeşhut, meşhut suç.
- İşlenmekte olan suç.
In flagrante delicto.
Red-handed.
In the very act.
In the fact.
Flagrant offence.
In delicto.
In fault.
Red handed.
in fault of
- -sı olmadan, -masız, -nın yokluğuyla, -nın eksikliğiyle, -sı mevcut olmadan
in fact
- Gerçekte, adeta, aslında, gerçekten, doğrusu, hatta
fault
- Kınamak, ayıplamak
- Hatası olmak, suçu olmak
- Kusurlu olmak
- Kusur bulmak
- Kusur, kabahat, hata, yanlış
- Eksiklik, ayıp
- Spor faul, hata
- Fay, çatlak
- Takbih etmek
- Tenkit etmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
in fault ofin factin faithin farkindain fashioninin a bad conditionin a bad fixin a bad lightin a bad moodin a bad temperin a bad wayin a big hurryin a big wayin a bodyii 0i accepti adore youi agreefaultfault analysisfault blockfault captionfault currentfault defleetionfault detectionfault diagnosisfault finderfault findingfaulfaul atışıfaul yapmakfaulknerfaullü