ikinci planda bırakmak ne demek?
Postpone
postpone
- Sonraya bırakmak
- Geciktirmek
- Geri bırakmak
- Ertelemek, tehir etmek
- İkinci planda bırakmak
- Tecil etmek
ikinci
- İki sayısının sıra sıfatı.
- Sırada önem bakımından birinciden sonra gelen
- Değer ve kalitece birinciden sonra gelen
- Yeni, bir başka.
- Birinciden sonra gelen kimse veya nesne
Secondary.
Second.
Deutero-.
Vice-.
Accumulative legacy.
ikinci ad
Alias.
plan
- Bir işin, bir eserin gerçekleştirilmesi için uyulması tasarlanan düzen
- Bir şehrin, bir yapının, bir makinenin çeşitli bölümlerini gösteren çizim
- Çekim.
- Düşünce, niyet, maksat, tasavvur
- Yeryüzünün küçük bir parçasını, bütün ayrıntılarıyla gösteren, ölçeği 1:lO.OOO'den büyük haritalar, bkz. harita, ölçek.
- Düzlem
- Bk. çekim
- Fr. Yapı, makine, bina...gibi yapılacak şeylerin ayrı ayrı parçalarını kağıt üzerinde gösteren çizgilerin hepsi.
Plan.
Scheme.
bırakmak
- Elde bulunan bir şeyi tutmaz olmak.
- Koymak
- Bir işi başka bir zamana ertelemek.
- Unutmak.
- Bulunduğu yeri veya durumu değiştirmemek.
- Saklamak, artırmak.
- Bir işin sorumluluğunu, yükümlülüğünü başkasına vermek, görevlendirmek
- Engel olmamak
Break oneself of a habit.
Leave.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ikinciikinci adikinci adresikinci anikinci anneden olan çocukikinci aoristikinci arakonakçıikinci asma katikinci aşama gideriikinci ayak duruşuikiiki açık modeliiki açılıiki addan oluşan soyadıiki adımplanda tutmakplanplan kontr planplan aheadplan assetsplan bölgesiplaplacabilityplacableplacardplacard to