iced water ne demek?
- Buzlu su
buzlu
- Buz tutmuş, buz bağlamış olan.
- Buz içinde tutularak, içine buz katılarak soğutulmuş
- Buğulanmış gibi olan, saydam olmayan
 Frosted, mat, matt. Frosted, mat, matt.
 With ice. With ice.
 Iced. Iced.
 Frosted. Frosted.
 Frosty. Frosty.
 On the rocks. On the rocks.
 Frappe. Frappe.
iced coffee
- Buzlu kahve
iced grapefruit
- Buzlu greyfurt
water
- Su
- Deniz, göl, nehir
- Su birikintisi
- Gölek, gölcük, gölet
- Elmasın parlaklık ve şeffaflığı
- Hare, kumaşın şanjanı
- Mükemmellik, kalite
- Karşılığı olmadan ilâve olunan sermaye
- Hafifletmek
- Sulamak
