gross settlement density ne demek?

  1. Katkılı yerleşme yoğunluğu

katkılı

  1. İçine yabancı madde katılmış olan, karışık, saf olmayan.
  2. (en)Containing an additive.
  3. (en)Alloyed.

gross

  1. Kazanmak, hasılat yapmak
  2. Berbat
  3. Çok şişman
  4. Kaba, görgüsüz
  5. Brüt para toplamı, brüt olarak (belirli bir miktar para) toplamak
  6. Gayri safi (miktar/ağırlık)
  7. Göze batan veya tahammül edilmez (kusur, hata)
  8. Brüt
  9. Küme, hepsi, bütünü
  10. Iri, kalın, kaba, büyük

gross anatomy

  1. Makroskopik anatomi

settlement

  1. Ödeme, ödeşme, hesaplaşma
  2. Çözümleme, halletme, yatıştırma
  3. Tasfiye, evlilik sözleşmesi
  4. Yerleşme, iskan, yerleştirme
  5. Nafaka bağlama, bağlanan gelir
  6. Anlaşma, uzlaşma, barışma
  7. Yerleşme, oturma
  8. Kararlaştırma
  9. Halletme
  10. Hesap görme

density

  1. Sıkışıklık, kalınlık, sıklık
  2. Yoğunluk, koyuluk, sıkılık
  3. Kalın kafalılık, ahmaklık
  4. Foto şeffaf olmama derecesi kesafet
  5. Alan birimine göre elektrik miktarı

Türetilmiş Kelimeler (bis)

grossgross anatomygross book valuegross budgetgross chargegross costgross development rategross domestic productgross domestic product deflatorgross earningsgros enerjigros plangros protein değerigrosagrosbeaksettlementsettlement agreementsettlement datesettlement daysettlement deedsettlement noticesettlement of accountsettlement of contradictionssettlement pricesettlement risksettlesettle a disputesettle a score with s.o.settle accountssettle accounts with
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın