great leap forward ne demek?
- Hamle
hamle
- İleri atılma, atılım, saldırış
- Saldırış, savlet.
- Satrançta ve damada taş sürme işi.
- Atak (II).
- Bk. yüklenme
- Hücum etme. Atılış, saldırış. Savlet.
Spring.
Dash.
Lunge.
Onrush.
great
- Büyük
- Mükemmel
- Ulu, muazzam, ünlü, hevesli, iyi, çok iyi
- Kocaman, iri, cüsseli, azametli
- Önemli
- Çok, sayıca çok, külliyetli
- Uzun, sürekli
- Çok iyi, yolunda
- Fazla
- Yüksek, meşhur
great agitation
- Heyhey
leap
- Sıçramak, hoplamak, zıplamak, atlamak, atılmak, üzerinden atlamak, sekmek
- (ed veya leapt) sıçramak, atlamak, fırlamak, atılmak, hoplamak
- Üstünden atlamak, atlayıp öte tarafa geçmek
- Sıçratmak, fırlatmak.
- Atlama, sıçrayış, fırlayış
- Atlanılan yer
- Atlanılan mesafe
forward
- İlerlemesine yardımcı olmak
- İlerletmek, çabuk yetiştirmek
- Göndermek, yeni adrese göndermek
- İleride olan, öndeki, ön
- İleri, ilerlemiş, ileriye doğru
- Küstah, cüretkar, şımarık
- (futbol) ön sırada yer alan oyuncu, forvet
- Aşırı, müfrit
- Yeni adrese yollamak, ilerletmek
- Sevk etmek, yollamak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
greatgreat agitationgreat ant eatergreat atgreat batgreat beargreat bird of paradisegreat black backgreat blue whalegreat britaingreaddergreasegrease boxgrease cupgrease gunleapleap atleap for joyleap for lifeleap forwardleap frogleap in the darkleap outleap overleap tolealeachleach toleachableleacher