gizli gizli sokulmak ne demek?
Wind
wind
- Dolamak
- Kıvırmak, kıvrılmak
- Rüzgar, yel
- Döndürmek
- Sarmak
- Döndürmek
- Kıvrıla kıvrıla gitmek, dolambaçlı olmak
- Çevirmek
- Kurmak (saat)
- Dolaşmak
gizli
- Görünmez, belli olmaz bir durumda olan, edimsel karşıtı.
- Başkalarından saklanan, duyurulmayan, saklı kalan, mahrem, mestur
- Niteliği anlaşılmayan, bilinmeyen.
- Saklı olarak, saklayarak
- Bkz. okült, saklı, latent
- Klinik olarak tanımı yapılamayan, belirlenemeyen
- Belirtileri görülmeyen, gizli olan hastalık
Hidden.
Concealed.
Secret.
gizli açlık
- Bir toplumda, bir toplumsal kümede nüfus beslenmesinin çok geniş ölçüde sınırlı sayıda besinlere (örneğin tahıla ya da pirince vb.) dayalı olması, sağlıklı beslenme için zorunlu olan besin yapıtaşlarının (vitaminler, tuzlar vb.) ise yetersiz ölçüde alınması durumu.
Disguised famine.
Famine déguisée
gizli
- Görünmez, belli olmaz bir durumda olan, edimsel karşıtı.
- Başkalarından saklanan, duyurulmayan, saklı kalan, mahrem, mestur
- Niteliği anlaşılmayan, bilinmeyen.
- Saklı olarak, saklayarak
- Bkz. okült, saklı, latent
- Klinik olarak tanımı yapılamayan, belirlenemeyen
- Belirtileri görülmeyen, gizli olan hastalık
Hidden.
Concealed.
Secret.
sokulmak
- Sokma işine konu olmak.
- Girmek.
- Yanaşmak, yaklaşmak
Sneak.
Snuggle.
To push oneself into.
To cultivate friendly relations with.
To be inserted.
To be put in.
To be let into.