gazeteci ne demek?

  1. Gazete yayımlayan kimse.

    Ben gazeteciyim. Bir ticarethanenin sahibiyim.

    Necip Fazıl Kısakürek
  2. Gazeteye yazı yazmayı, haber toplayıp vermeyi veya gazetenin yazı işlerinde çalışmayı iş edinen kimse.
  3. Gazete satan kimse.
  4. (en)Gazetteer.
  5. (en)Journalist.
  6. (en)Legman.
  7. (en)News agent.
  8. (en)News-dealer.
  9. (en)Newsman.
  10. (en)Newspaperman.
  11. (en)News vendor.
  12. (en)Pressman.
  13. (en)Publicist.
  14. (en)Newsagent.
  15. (en)Seller of newspaper.
  16. (en)Newsdealer.
  17. (en)Bookstall.
  18. (en)Newsagent's.
  19. (en)Newsstand.
  20. (en)Newspaper seller / reporter.
  21. (en)Owner of a newspaper.
  22. (en)News dealer / room / vendor / stand.
  23. (en)Gazette writer.
  24. (en)Knight of the pen.
  25. (en)News boy.
  26. (en)News man.
  27. (en)Newsy.

gazete

  1. Politika, ekonomi, kültür ve daha başka konularda haber ve bilgi vermek için, yorumlu veya yorumsuz, her gün veya belirli zaman aralıklarıyla çıkarılan yayın
  2. Bu yayının yönetildiği, hazırlandığı, basıldığı yer.
  3. Genellikle günlük, kimi zaman haftalık ya da haftada birkaç kez olmak üzere yayımlanan, güncel haber ve bilgileri veren süreli yayın.
  4. Fr. Genellikle günlük çıkan ve büyük boy olan neşriyat organı. (Bak: Mürcif)
  5. (en)News medium.
  6. (en)Paper.
  7. (en)Sheet.
  8. (en)Copy.
  9. (en)Daily paper.
  10. (en)Newspaper.

gazeteci çocuk

  1. (en)Newsboy.

gazeteci söyleşmesi

  1. Hacivat ile Karagöz arasında geçen, biraz gazetecileri eleştiren yarışmalı konuşma.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

gazeteci çocukgazeteci söyleşmesigazeteci üslubugazeteci yazargazetecilergazetecilere özgügazetecilikgazetecilik yapmakgazetecilikle ilgiligazetegazete bayigazete bozuntusugazete işaretigazete kağıdıgazet
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın