günlük ne demek?

1. O günkü, o günle ilgili.
2. Üzerinden gün geçmiş veya geçecek.
3. Her gün yapılan, her gün yayımlanan, her gün çıkan.

   Günlük gazetelerde her gün başvuran öğrencilerin adları yayımlanıyordu.

   Metin And

4. Günü gününe tutulan hatıra, günce, muhtıra.
5. Günü gününe tutulan anı yazısı veya bu yazıları içine alan eser, günce.
6. Tütsü için kullanılan bir çeşit ağaç sakızı.

   Derinlerden gelen öd ve günlük kokuları etrafı ve havayı sardı.

   Ahmet Hikmet Müftüoğlu

7. Günü gününe yayımlanan (gazete vb.).
8. Daily.
9. Day-to-day.
10. Of every day.
11. Everyday.
12. Fresh.
13. Diurnal.
14. Per diem.
15. Quotidian.
16. Workaday.
17. Casually.
18. Diary.
19. Daybook.
20. Journal.
21. Frankincense.
22. Casual.
23. Incense.
24. Mundane.
25. Myrrh.
26. Of the same day.
27. So many days old.
28. Usual.
29. Day to day.
30. Diem per.
31. Journal book.
32. Local customer.

günlük ağacı

1. Ülkemizde Muğla ilinde yetişen, 20 m yüksekliğe erişebilen, çınar görünüşünde bir ağaç, sığla (Liquidambar orientalis).
2. Sweetgum.

günlük alım satım

1. Piyasa oyuncularının aynı gün içinde yapmış oldukları menkul değer, döviz ve altın alım satımları.
2. Daily transaction.

Türetilmiş Kelimeler (bis)