güçlük ne demek?

  1. Güç olan bir şeyin niteliği, zorluk.
  2. Ağır ve yorucu emek, zahmet, meşakkat

    Bir kere güçlük, ev bulmak ve eşya taşımak derdiyle başlar.

    B. Felek
  3. Engel, pürüz

    Güçlüklere bir başına da olsa karşı koyan insan, kuvvetli insan olmalı.

    O. V. Kanık
  4. (en)Difficulty.
  5. (en)Arduousness.
  6. (en)Hardship.
  7. (en)Hassle.
  8. (en)Adversity.
  9. (en)Complexity.
  10. (en)Complicacy.
  11. (en)Hurdle.
  12. (en)Oppression.
  13. (en)Stumbling block.
  14. (en)Austerity.
  15. (en)Drawback.
  16. (en)Pitfall.
  17. (en)Rigour.
  18. (en)Suffering.
  19. (en)Trouble.
  20. (en)Pain.

güçlük çekmek

  1. Bir işi çok zor yapmak, zor bir durumla karşılaşmak.
  2. (en)To have difficultly in.

güçlük çıkarmak

  1. Bir şeyin gerçekleşmesini engelleyici nedenler ileri sürmek.
  2. (en)Make difficulties.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

güçlük çekmekgüçlük çıkarmakgüçlük değerigüçlükhangüçlüklegüçlükle çekmekgüçlükle geçmekgüçlükle gitmekgüçlükle ilerlemegüçlükle ilerlemekgüçlügüçlü adamgüçlü ana ışıkgüçlü bir yapıştırıcıgüçlü bir yorumu olma
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın