evveliyat ne demek?
- Bir işin önceki evreleri, öncesi, önceleri
İşin evveliyatını bilmeyen ırgatlar bu tariften bir şey anlayamamış, hayrette kalmışlardı.
H. Taner - Başlangıçlar. Mukaddemat. İlk öndekiler. İbtidaki cihetler.
Case history.
evveliyet
- Evvel oluş. (Bak: Mecaz)
evveli
- Önceki.
- Eskiden.
Previous, earlier, prior, preceding, antecedent.