electric chair ne demek?
- Elektrikli sandalye
elektrikli
- Elektriği olan, elektrik enerjisiyle yüklü olan, elektrikle işleyen
- Sinirli ve gergin bir duruma gelmiş olan.
Electric.
Live.
Electrical.
Electrified.
electric charge
- Elektrik yükü, elektrik şarjı, bir maddenin elektrikli olma durumu (negatif yüklü, pozitif yüklü)
electric chronometer
- Elektrikli kronometre
chair
- Sandalye
- Sandalyeye oturtmak, makama geçirmek, yetki vermek, başkanlık etmek, yönetmek
- Başkan! (parlemento)
- Makam
- Kürsü
- Başkanlık sandalyesi
- Elektrikli iskemle
- Sedye
- Tahtırevan
- Rayı traverslere bağlamak için kullanılan bir cins destek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
electric chargeelectric chronometerelectric cableelectric calculatorelectric carelectric catfishelectric cellelectricelectric acoustic guitarelectric applianceelectric arcelectric arc weldingelectric balanceelectric batteryelectric bellelectric billelectric blanketelectrelectra complexelectrekompleksielectresselectretchairchair backchair bottomchair carchair conformationchair formchair liftchair of elijahchair smb. offchair without armschaim herzogchainchain adjusting screwchain and bucketchain armor