efruz ne demek?
Kökeni: Farsça
- Tutuşturan, yakan. gösterişli güzel.
- Aydınlatan, parlatan.
- Parlatan, tutuşturan.
- Şule, parıltı.
- Aydınlatıcı.
efrug
- 1. parıltı, ışık. 2. nur.
- Şu'le, nur, ziya, ışık.
efruhte
- Şu'lelenmiş, parlamış, ziyalanmış, nurlanmış, ışıklanmış, aydınlanmış.