eğlemek ne demek?
- DurdurmakDeveniz gidiyordu eğleyemedim / Kıratın boşanmış bağlayamadım. Halk türküsü
- Oyalamak.
- Avutmak.
 To retard, to delay; to stop. To retard, to delay; to stop.
durdurmak
- Durmasını sağlamak
 Curb. Curb.
 Have done. Have done.
 Pull-in. Pull-in.
 Halt. Halt.
 Stop. Stop.
 Deactivate. Deactivate.
 Call off. Call off.
 Shut off. Shut off.
 Abort. Abort.
eğleme
- Eğlemek işi.
eğlek
- Sürünün yazın öğle sıcağında dinlendiği gölgelik.
- Yolcuların geceyi geçirdikleri yer, han, konak.
