distressed ne demek?

  1. Üzüntülü, dertli, endişŸeli, sıkıntılı, şŸanssız, fakir, tükenmişŸ, yıpranmışŸ

distressed area

  1. Işsizliğin yoğun olduğu bölge

distress

  1. Sıkıntı vermek, sıkmak
  2. Felakete sürüklemek
  3. Endişelendirmek
  4. Dert, sıkıntı, üzüntü, keder
  5. Borca karşllık eşyaya el konulması, haciz
  6. Keder vermek, ıstırap çektirmek
  7. Borca karşılık bir kim senin eşyasına el koymak
  8. Üzmek, acı vermek

Türetilmiş Kelimeler (bis)

distressed areadistressdistress calldistress frequencydistress oneselfdistress rocketdistres
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın