dispense justice ne demek?

  1. Adalet dağıtmak

adalet

  1. Bir toplumda kanun ve nizam yoluyla hakların karşılıklı olarak korunması ve dengeli tutulması
  2. Hakkaniyet, doğruluktan ayrılmama.
  3. Yasalarla sahip olunan hakların herkes tarafından kullanılmasının sağlanması, türe.
  4. Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme, doğruluk
  5. Bu işi uygulayan, yerine getiren devlet kuruluşları.
  6. Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme, doğruluk
  7. Ferdi ve sosyal yapıda dirlik ve düzenliği, hakkaniyet ve eşitlik esaslarına uygun şekilde davranmayı sağlayan ahlaki erdem olup, sosyal hayatın en önemli denge unsuru ve teminatıdır. "Kuran'ın ana maksatlarından biri de adalet ilkesine dayalı ve hukuka güvenin hissedildiği bir sosyal düzen kurmaktır." (Kuran Yolu).
  8. Hakka riayetkarlık, hak tanırlık, haklılık, doğruluk.
  9. Bk. tüze
  10. Haksızlıktan uzaklaşma, düzenli ve dengeli davranma, hakkaniyet.

dispense with

  1. Vazgeçmek, olmadan da yapabilmek

dispense with the need for

  1. -i gereksiz kılmak.

justice

  1. Yargıç
  2. Dürüstlük
  3. Yargı
  4. Adalet, hak
  5. Hakkaniyet, doğruluk
  6. Hakim

Türetilmiş Kelimeler (bis)

dispense withdispense with the need fordispensedispenseddispenserdispenser cathodedispenser cethodedispenserydispensabledispensarydispensationdispensation of justicedispensatorydispenddispeacedispeçdispeççidispek ücretidispeljusticejustice and injusticejustice departmentjustice of taxationjustice of the peacejustice tempered by mercyjustice was donejusticeshipjustjust a couple of wordsjust a littlejust a litttle bitjust a momentjusjus civilejus gentiumjus naturalejus non scriptum
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın