defetmek ne demek?

  1. Kovmak

    Eğer buraya karşı bir tecavüze kalkışırlarsa defedeceğim.

    A. Gündüz
  2. Savmak, savuşturmak

    Tedhiş kasırgasını üzerlerinden defetmek için hiçbir gösterişi esirgemediler.

    F. R. Atay
  3. (en)Remove.
  4. (en)To drive away.
  5. (en)To repel.
  6. (en)To fight off.
  7. (en)To expel.
  8. (en)To eject.
  9. (en)To chase.
  10. (en)To kick sb out.
  11. (en)To get rid of sb/sth.
  12. (en)To push back.
  13. (en)To repulse.
  14. (en)Avert.
  15. (en)Dismiss.
  16. (en)Eradicate.
  17. (en)Fence out.
  18. (en)Heal.
  19. (en)Hold off.
  20. (en)Oust.
  21. (en)Pack sb off.
  22. (en)Fence off.
  23. (en)Dispel.

kovmak

  1. Sert veya küçük düşürücü sözlerle gitmesini söylemek, savmak, defetmek
  2. Bir yerden sürüp çıkarmak, kovalamak.
  3. İşine son vermek, görevinden atmak, uzaklaştırmak.
  4. Varlığına son vermek, ortadan kaldırmak.
  5. Gözetmek
  6. (en)To send away.
  7. (en)Drive.
  8. (en)Drive away.
  9. (en)Drive out.
  10. (en)Fend off.

defetme

  1. Defetmek işi.

defetmemek

  1. (en)Form of defetmek) drive away, repel, beat off, pack off, send smb.
  2. (en)Packing, send to the rightabout, turn away, fight off, stave off, banish, dispel, fend off, pack, vamoose, vamose.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

defetmedefetmemekdefetdefedefeasancedefeasedefeaseddefeasible
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın