düşkünlük ne demek?

  1. Düşkün olma durumu, iptila

    Alçak gönüllü bir aydın. Hiç gösteriş düşkünlüğü yok.

    N. Cumalı
  2. Çoğu kez bünyeye bağlı sürekli ve aşırı güçsüzlük.
  3. Rezillik, insana yakışmayan hayat

    Şerefiyle, askerce ölüvermiş olsaydı bu düşkünlüğü görmeyecekti.

    R. H. Karay
  4. Paraca sıkıntıda olma, gözden düşme

    Fakat hanımlık kısa sürdü; devlet düşkünlüğü kolay değil... Ben de olsam somurturum.

    R. N. Güntekin
  5. Belirli durumlar ya da kişilere coşkusal rengi yoğun olan katı ve değişmez bir tutumla bağlanma.
  6. (en)Decrepitude.
  7. (en)Affection.
  8. (en)Attachment.
  9. (en)Craze.
  10. (en)Devotion.
  11. (en)Indulgence.
  12. (en)Liking.
  13. (en)Mania.
  14. (en)Partiality.
  15. (en)Passion.
  16. (en)Rage.
  17. (en)Addiction.
  18. (en)Fondness.
  19. (en)Decay.
  20. (en)Being broken down.
  21. (en)Poverty.
  22. (en)Adversity.
  23. (en)Excessive fondness or addiction.
  24. (en)Fixation.
  25. (en)Indulge.
  26. (en)Lust.
  27. (en)Misfortune.
  28. (en)Penchant.
  29. (en)Weakness.

düşkünler evi

  1. (en)Poorhouse, hospice, almshouse, workhouse, doss house.

düşkünler yurdu

  1. Düşkünlerevi.
  2. Ruhça ya da bedence sakatlanmış kimselerin topluca yaşamasına ve bakım görmesine ayrılmış yapı.
  3. (en)Home for indigent people incapable of making their own living.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

düşkünler evidüşkünler yurdudüşkünlerevidüşkünlerin vergi bağışıklığıdüşkünleşmedüşkündüşkün kibardüşkün olmakdüşkünezendüşkünezenlik
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın