dövünmek ne demek?

  1. Aşırı üzüntü, çaresizlik, pişmanlık duyarak çırpınmak, kendi kendini dövmek

    Bir kadın dokuz çocukla bir viranenin içinde çırılçıplak kaldım diye dövünüyordu.

    A. Gündüz
  2. Çok üzülmek

    Farsçayı öğrenmediğime dövünür dururum.

    N. Ataç
  3. (en)To beat one's breast (in sorrow or regret.

dövünme

  1. Dövünmek işi.

dövünmemek

  1. (en)(neg. form of dövünmek) beat one's chest, lament.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

dövünmedövünmemekdövünüşdövücüdövük demirdövülebilirdövülebilir demirdövülebilir nikel
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın