crimson ne demek?

  1. Koyu kırmızı
  2. Kırmızı boya
  3. Koyu kırmızıya boyamak
  4. Kıpkırmızı olmak, kızarmak.
  5. Kırmızılaştırmak, kızarmak, kıpkırmızı olmak

koyu

  1. Yoğunluğundan dolayı güç akan, sulu karşıtı.
  2. Rengi açık olmayan, daha belirgin, açık karşıtı
  3. Aşırı (davranış, düşünce vb.)
  4. Derin, hararetli.
  5. (en)Dark.
  6. (en)Deep.
  7. (en)Thick.
  8. (en)Dense.
  9. (en)Intense.
  10. (en)Saturated.

crimson rambler

  1. Kızıl çardak gülü, sarmaşık gülü

crime

  1. Suç, cürüm
  2. Cinayet
  3. Kabahat, günah
  4. Ayıp.
  5. Suçlu bulmak, cezalandırmak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

crimson ramblercrimecrime committed by imprudencecrime ratecrime reportercrime scenecri du chatcribcrib mobilescrib ölümücrib sheet
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın