consilience ne demek?

  1. Bilgi birliği
  2. Örtüşme
  3. Fikir birliği

bilgi

  1. İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü, bili, malumat.
  2. Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek, malumat, vukuf
  3. İnsan zekâsının çalışması sonucu ortaya çıkan düşünce ürünü, malumat, vukuf.
  4. Genel olarak ve ilk sezi durumunda zihnin kavradığı temel düşünceler, malumat.
  5. Bilim.
  6. Kurallardan yararlanarak kişinin veriye yönelttiği anlam.
  7. Bireylerin öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile çaba sarfederek elde ettiği olgular.
  8. Bireylerin herhangi bir çaba sarfetmeksizin ulaştığı dışardan verilen olgular.
  9. Doğanın nesne ve olayları üzerinde kuramsal ya da görgül yoldan öğrenilen şey.
  10. Renkli televizyonda, parlaklık ve renkliliği belirleyen radyoelektrik imlerin nitel etkeni.

consilient

  1. Anlaşan
  2. Değişik öncüllerden faydalanarak ortak sonuç çıkaran

consiliarius

  1. Hukuk müşaviri
  2. Avukat

Türetilmiş Kelimeler (bis)

consilientconsiliariusconsiliumconsiderconsider againconsider badconsider equalconsider important
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın