closer ne demek?
- Yanaşık, kapalı; içli dışlı; ketum, sıkı fıkı (Argo), saklı, sık, mahrem; cimri, kıt; yakın, bitişik; sıkı, amansız, detaylı, bunaltıcı; son
- Daha yakin
closer economic relations
- Cer
close
- Kapamak, kapatmak
- Yaklaşmak
- Yakın, birbirine yakın
- Anlaşmak, uzlaşmak
- Kısımları birbirine yakın, sıkı
- Kapalı, kapatılmışı
- Dar, sıkışık
- Havasız
- Fikirlerini açıklamaktan kaçınan, sıkı ağızlı
- Gizli tutulan, saklı, mahrem