burun kıvırmak ne demek?
- Küçük ve değersiz görmek; önem vermemek, küçümsemek, beğenmemek.
Açıkçası durmadan yakınan o kadınlara burun kıvırdım.
A. Ağaoğlu - Bkz. burnunu kıvırmak
Turn up one's nose.
burun kıvırma
- Küçümseme, beğenmeme
Sniff.
burun kılı
Vibrissae.
kıvırmak
- Herhangi bir şeyi bükmek
- Kenarından katlamak.
- Bir giysinin veya kumaşın kenarını bükerek tersinden dikmek.
- Kalçalarını iki yana sallayarak oynamak veya yürümek.
- Uydurup söylemek.
- Sapmak.
- Yapmak istememek, yan çizmek.
- Başarmak, başa çıkmak, becermek, hakkından gelmek
To crinkle.
To dance/walk in a sexy way.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
burun kıvırmaburun kılıburunburun ahtapotuburun akarıburun akariyozisiburun akıntısıburun akmasıburun alt yoluburun arka siniriburun atardamarıburun aynasıburuburu zorlamasıburucburuçburukkıvırmakkıvırmakıvırmamakkıvırkıvır kıvırkıvır zıvırkıvıra kıvırakıvırarakkıvılkıvıl kıvılkıvıl akımkıvıl alankıvıl kaydırım